Bu Blogda Ara

slider

Son Paylaşılan

Navigation

Sosyal fobik olmak

İnsanın hayatta aslında tek bir amacı vardır, mutlu olmak. Diğer insanlarla oluşturduğu bağla hayatını doyum noktasında yaşayabilmek içindir bütün çabası. Dinlenmek ve anlatmak ihtiyacından iletişim doğar. Ancak bu olması gerekenin aksine bazı insanlar iletişim kurma kısmında takılırlar. Kendilerini rahat ifade edemeyen bu insanlar zamanla kendilerini toplumdan soyutlarlar. Tam da bu anda oluşan psikolojik tanım sosyal fobidir. İnsanlarla iletişim kuramadığınızda sonuç olarak sosyalleşmek artık en büyük korkunuzdur.
Nasıl sosyal fobik oluruz

Aslında belki de sosyal fobik olmaya anne karnında başlarız. Annenin psikolojisi hatta belki de onun da sosyal fobik oluşu bebeğe yansır. Çocuk okul çağına gelene kadar bu fark edilmeyebilir. Ancak okul döneminde çocuğun başarısızlığına dahi yol açacak bu durum tembellik deyip geçilmeden önce profesyonel bir yardıma başvurulmalıdır. Bu sağlıklı adım çocuğun gelişimi için önemlidir.

Stres altında kaldığımız zamanlar, kadınların regl dönemi gibi zamanlar da yine sosyal fobiyle açıklanabilir. Yaşanılan panik ataklar illa ki panik depresif bozukluk değildir. Sosyal ortamlarda baskı altında yaşanan davranış bozukluklarında akla ilk gelen terim sosyal fobi olmalıdır.

İnsanı korkuları büyütür, insan da zamanla korkularını büyütür. Bu durumla birçok şekilde başa çıkabilecek olsa da en iyi yol profesyonel destektir. Aile desteği, kişinin durumu yok sayması ya da zaman zaman kendini normale zorlama durumları bir süre sonra çözüm vermeyecektir.

Sosyal fobi nasıl ilerler

Sosyal fobisi olan insanlar ne yaparlarsa yargılanacaklarını düşünürler. Sürekli bir utanma, çekinme hali vardır. Genel anlamda bunun bir hastalık olduğu kabul edilmese de kesinlikle psikolojik bir rahatsızlıktır.

Sürekli insanlardan kaçma ihtiyacı hisseden sosyo fobikler bunu gerçekleştiremediğinde içinde bulunduğu durum panik atak olarak yükselişe geçebilir.

Her insan utanma duygusunu yaşar. Hayatın sınırları düşünüldüğünde yaşamalıdır da . Ancak bu durum abartıldığında bir işlev bozukluğu halini alır ve artık sosyo fobik oluruz. Bu durumu kabullenmeyişimiz ya da kaçtıkça daha çok kaçmak isteyişimiz sonunda bizi büyük bir yalnızlığa itecektir ve o zaman da depresyon kaçınılmaz son olacaktır.

Sosyal fobinin en kötü yanı ise, bu durumu yaşayanların çok az bir bölümü tedaviye başvurmaktadır.

Kadınlar sosyal fobiyi daha kolay yeniyor

Sosyal fobiyi her insanın hayatının bir döneminde yaşayabileceği unutulmamalıdır. Kadınlar da erkeklere oranla daha sık görülse de erkekler daha çok desteğe ihtiyaç duyarlar. Kadınların aylık değişen ve gelişen hormonal durumu göz önünde bulundurulduğunda, bu zaman dilimini daha kolay atlattığı düşünülebilir.

Sosyal fobi aşılmaz bir dert değil

Hepimiz dünyanın içinde yaşam derdindeyiz. Burada bize sunulanları yaşarken bir yandan da insan olarak aldığımız yüklerin altında ezilebiliyoruz. Vücudumuz gelişiyor, etrafımız değişiyor, dünya sanki bizimle birlikte dönerek büyüyor. Bunca hengamenin içinde nefes almaya çalışırken sosyal fobik olmak çok da zor değil aslında. Geçmişten bugünümüze taşıdığımız hatıralar, olumsuz düşündüğümüz her şey, ergenlik döneminin acımasız baskısı, sürekli onay almanın bastırılamayan o güçlü isteği, içimizi kemiren ne varsa hepsi buna sebep sonuçta.

Aslında yapılması gereken hayatı kendi sürecinde stabil beklentilerle yaşamak. Sonuçta yine ayağımız takılacak ve belirli aralıklarla bir sosyal fobik olacağız. Önemli olan ayağa sağlam kalkıp bunu ilerletmemek.
PAYLAŞ
Banner

Danisman Hocam

YORUMLAR:

0 comments: