GÖVDEMDEKİ KURT
Sen,
benim
minare boyunda çam gövdeme,
yumuşak beyaz
bir kurt gibi girdin,
kemirdin!
Ben, barsaklarında solucan Makdonaldı besleyen
İngiliz isçisi gibi taşıyorum
seni içimde!
Biliyorum
kabahat kimde!
Ey ruhu Lordlar Kamarası kadın!
Ey uzun entarili tüysüz puvankare!
Karşımda :
demirleri kıpkızıl
bir şömendöfer ocağı gibi yanmak
senin en basit hünerin;
yine en basit hünerin senin;
buzun üstünde paten gibi kıvranmak
soğuk
sıcak
Kaltak
dur!
Yumuşak,
beyaz
kıvrılışlarınla
beynime giriyorsun,
kemiriyorsun!
Oraya giremezsin!
Onu kemiremezsin!
Yumuşak,
beyaz
kıvrılışlarıyla
beynime giren kurdu,
çürük bir diş çeker gibi söktüm!
Epeyce ter döktüm!
Bu sonuncusuydu...
Nâzım Hikmet Ran
YORUMLAR:
0 comments: