Korku Film
Korku, temel içgüdülerimizden biridir. Korkunun azı acımasız fazlası zarardır. Evet korkularımızda bizim yaşamımızda beynimizin içindedir. Korkunun hiç olmaması duyguların olmamasıdır. Ne merhamet ne acımak, şefkat ne de sevgi. Peki korkularımız neden vardır demekten ziyade korkunun miktarıdır önemli olan. Korkunun fazlası mı neler olmakta; önce ruhsal sonra fiziksel olarak etkili olduğunu ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde veya kliniklerde onlarca yatanlar epeyce var. Genel kabul edilen kavramlardan sonra korku filmlerini inceleyecek olursak yelpaze ve harcanan para geniş olduğu için etkisi ve çeşitliliği farklıdır. Filme çekilmiş olan: cin, seri katil ve psikolojik sorunlar yaşayanların vakaları temalı senaryolardır.
Korku, temel içgüdülerimizden biridir. Korkunun azı acımasız fazlası zarardır. Evet korkularımızda bizim yaşamımızda beynimizin içindedir. Korkunun hiç olmaması duyguların olmamasıdır. Ne merhamet ne acımak, şefkat ne de sevgi. Peki korkularımız neden vardır demekten ziyade korkunun miktarıdır önemli olan. Korkunun fazlası mı neler olmakta; önce ruhsal sonra fiziksel olarak etkili olduğunu ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde veya kliniklerde onlarca yatanlar epeyce var. Genel kabul edilen kavramlardan sonra korku filmlerini inceleyecek olursak yelpaze ve harcanan para geniş olduğu için etkisi ve çeşitliliği farklıdır. Filme çekilmiş olan: cin, seri katil ve psikolojik sorunlar yaşayanların vakaları temalı senaryolardır.
Korku, temel içgüdülerimizden biridir. Korkunun azı acımasız fazlası zarardır. Evet korkularımızda bizim yaşamımızda beynimizin içindedir. Korkunun hiç olmaması duyguların olmamasıdır. Ne merhamet ne acımak, şefkat ne de sevgi. Peki korkularımız neden vardır demekten ziyade korkunun miktarıdır önemli olan. Korkunun fazlası mı neler olmakta; önce ruhsal sonra fiziksel olarak etkili olduğunu ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde veya kliniklerde onlarca yatanlar epeyce var. Genel kabul edilen kavramlardan sonra korku filmlerini inceleyecek olursak yelpaze ve harcanan para geniş olduğu için etkisi ve çeşitliliği farklıdır. Filme çekilmiş olan: cin, seri katil ve psikolojik sorunlar yaşayanların vakaları temalı senaryolardır.
Korku filmlerinin en büyük hatası kategori sorunudur. Şöyle ki filmde korku yoktur dram vardır bunu efektlerle süsleyip korku diye öne sürülmesi, başkasın da psikolojik sorunu olan şizofreni, paranoya gibi soru olan birey sanki korku salan korkunç bir şekle sokulmakta. Konusu başka iken konuyu korku olarak adlandırmaya getiriyorum. Açıkçası ben bir izlediğim filmden sadece bir samimilik beklerim. Bu sadece kötüler olmasın iyiler kazansın filmleri hayal ettiğim demek değil. Ne yapılıyorsa bunu seyircide anlamalı. Yoksa nice filmler vardır bilirsiniz efektsiz ve müzik olmayıp replikleriyle büyüleyen niceleri de vardır efektlerle büyüleyip anlamsız olan.
Şimdi cin, bazı filmler de şeytani ruh girmesi olarak çevrilmekte. Çoğu aynıdır en komik olanı da etrafında olan biteni içene kaçanın doğaüstü gücü ile yapıyor gibi gösterilip inandırılmasıdır. Ee tabii inandırmak için doğalın dışında olması. Peki bunu efektlerle bir yerleri sallandırarak veyahut dökmek yerine emri altında olana yaptırmak inandırıcı sayılmıyormu. Ruhsal filmlere canlı iken ölen bir bedene girmesi konulu filmlerde epeyce vardır. . Sahneler geceleyin yapılmazsa olmaz tadı tuzu karanlıktadır. Seçilen madurzade kimse yanında olmadan en zayıf nokta zamansız çıkı vermesi. İlk sahneler alıştırmadır tam ne olduğu rüyada görünen olduğu sayılır. Bunu da söyledikten sonra sahnelerin çekim yerlerini ele alalım. Bir kere ev olmayacak, bizdeki apartman dairesi de hiç olmaz. Gidilir en lüks en şahane en geniş saraylar,, tabi bunlarda mahzen(merdiven altında bulunan insanların yaşamadığı oda, bizde kiler denir) olmadı bir çatı katı olmazsa olmazlardan. Denildiği gibi iki çeşit ev vardır: terk edilmiş olan, evdeki her şeyin hiçbir şey olmamış gibi yıllarca ne toz ne küf olmaması mis gibi lanet olası mekanlar favori. Tespite gel şimdi ucuz olarak satılması en iyi seçimdir. Ki bunlarda her birinde arabası ne bileyim birer kamyonet sahibidirler. Mağdur olan kadın karakterdir. Çünkü kadın hiçbir zaman dünden bugüne tam olarak keşfedilmemiştir. Seyirci ister istemez onu alma o kadın, gücün ona mı yetiyor şu falan erkeği alsana neden bu neden, heyy kime diyorum… o daha çocuk/anne… acımakla birlikte sahiplenme içsel mekanizması vardır. Kurban kimseyle konuşmayan yaşamından beklentisi olmayan, bitkin, sap olanlardır.
Şaşılacak durum korkularımızın sebebini bilmediğimiz değil, bilmek istemediğimizdendir. Tamam korkuyorum zaten ondan duymaktayım. Nereye kadar kendinizi kandıracaksınız? Taki sizin başınıza gelince mi. Biz insani varlıkları ayakta tutan sebepler vardır inanç, özgüven, saygı, sevilme gibi. Bu bir gerçektir kimse okumadan öğrenemez bilemez yaşantıların olayların sebep ve sonuçlarını.
Seri katil filmlerin de ise suç, psikoloji filmleriyle beraber yürümekte. Seri katil karakterleri sevilemeyen bir çıkmazda olan, tembel, dışlanan, kişilerce kışkırtılan nefretle başlayıp paldır küldür kesip biçip duygularını kaybeden isteğini yağma amacı olan şahıslardır. Söylenilecek pek bir şey yoktur bu kategori için ama önemli olan da kurgudur. Olaylar bir otel odasında, birinin peşine düşüp önüne gelenin işini bitirmek, dağ başında olanda ormandaki katliamlardır. Seyirci içinden geçen en güzel şey koş ulan demesidir. Erkek karakterler başta durmaksızın infaz edilir finalde bir kadın bir erkek kalır. Erkek olan kadını arkada saklar kendini ön plana atar sonuç itibariyle kadın kurtulur. Seri katil filmleri genellikle seri halinde olur. Kuzuların sessizliği 1-2-3-4, Saw (Testere) 1-2-3-4-5-6-7 Korku kategorisinde ki seri filmler daha cezbedicidir. Serinin devamı olacağı sinyalini veren ekip seyircisini kendine bağlamayı yüzde elli fazlası garantisiyle başarır. Korku tarafı ise kan, acımama, ölmüş gibi gösterilen sahnelerin olmasıdır.
Psikolojik sorunları olan filmler hikaye kameraya alınanlar diğer korku filmlerinden fazla malzeme vardır. Korkuya dönüştürebiliyorsa korku filmi olur. Mekanlar her yer olabilir. Başrol cinsiyeti de herkes olabilir. Seyirci analizler kurar fikir yoğurması yaşanır kafasında.
Korku filmlerinde her nedense diğer tüm film kategorilerinde pek olmayan sevişmeyle başalar. Önce kendini rahat hisset sonra ödün g.tüne kaçacak mesajı varsa demekki…
Yazılanlara bakacak olursak korkanlar sorunu olan, kendine olan özgüveni olmayan, sevgiye muhtaç, hep aşağılanan tembellerdir. ‘Korku beyindedir.’ Lafı doğru olmakla beynin nasıl bir şey olduğunu, ne işe yaradığını bilmemek ne acınası değil mi?
Diğer bir yazı demesin de buluşmak üzere vesselam..
19 Aralık 2015
YORUMLAR:
0 comments: